GEMLİK

16.Mayıs.2013 öğleden sonra
 Çaybahçesinde esen rüzgar denize maalesef yok. Arada esmesine rağmen en çok hızım 1,7-1,8 Dm. Ümit kıyıdan fotoğraf çekecek ya bende iskeleyi geçerek kıyıya iyice yanaştım. Daha sonar kollarımı uzun zaman sallayarak vedalaştık 

   Fıstıklı burnu ve barınağı uzaktan görünüyor. Rüzgar batı esecem diyor ve inatla esmiyor. Arada bir ucundan gösteriyor sonra gene hava kalıyor. İnadım tutuğu için Burna kadar sanırım 3 saatte geldim. Burna yaklaşınca hava gene değişti ve motora müraacat. Madem motorla gideceğim kestirmeden Gemlik e gideyim. Yolu uzatmanın alemi yok. Kapaklı- Narlı diye koyun içine girersen benzin sarfiyatım artacak. Rota Gemlik.

   

 Kapaklı burnundan sonra denizin üzeri karınçalanmaya başladı. Rüzgar kuzey batı gibi arada değişiyor . Ama yelkenimi doldurmaya yetti. Gemlikteki fabrikalar hizasına yakaladığım o karışık rüzgarla geldiğimde güneş neredeyse batmak üzere ve hava sıfır. Yapacak bir şey yok. 

 

  Gemlik barınağı inanılmaz derecede bakımsız ve küçük. Ne koopertif var ne devlet. Karşıda gördüğüm ve çıkmayacağını tahmin ettiğim bir tekneye bordaladım. Henüz halatlarımı toparlamıştım ki bir genç ve yanında bir bey hoş geldiniz dediler.

  Geçen sene Tekirdağ bölge yarışlarına hakem teknesi olduğu zaman dan beri delikanlı Devekuşu nu takip ediyormuş. Gürcan ve yanındaki babası Özcan Bey ve kızkardeşi.

   O kadar mutlu oldum ki anlatamam. Tabi ben Gürcan ı hatırlayamadım. Kusura bakmasın. Oysa Tekirdağ da geçen sene berabermişiz.

   Hep beraber barınakta biraz dolaştıktan sonra şehrin içine gittik. Sohpet ederek çaylarımızı içtikten sonra ben tekneye geri döndüm.

Gürcan dan aldığım bilgiye göre sabahları gündoğusu esiyormuş. Bu rüzgarı kaçırmamak için saatimi 6.00 ya kurdum .

  Bu esnada İsmail Bey diye bir ses. Özcan Bey. Eşi yaprak sarması yapmış onu getirdi. Ben de tesadüf yoğurt almıştım gelirken. Yaprak sarma yoğurt çok iyi grldi. Eşinin ellerine sağlık.