Bir Günde Üç Ada (Sivriada, Yassıada;Burgazada)



3.Mayıs.2013
  Bugün Yeşilköy balıkçı barınağına ulaştığımda saat 9.30 olmuştu. Devekuşuna geçmek için Fatih in teknesinin yanındaki motoryat tan geçmem oradan fatihin teknesine oradan da devekuşuna.
  Onarım halindeki tekneyi halatından kıyıya yaklaştırmaya çalıştım ama benim atlayabileceğim mesafeye gelmiyor. Bir de elimde Lap top var. İki tekne ötede çay içmekte olan gençten rica ettim. Yardım etmesini istediğim genç gelene kadar beklerken birde baktım ki Devekuşunun rüzgargülünde karga. Bugün klavuzum karga yani. İyi ki konarken veya  uçarken iki kere japonla yapıştırarak onardığım rüzgar gülümü kırmadı. 



Birazdan genç gelerek tekneyi çekti. Ben atladım. Sonrada laptopu bana verdi.
   Devekuşunun içini biraz düzenledim. Elimdeki haritaya baktım. Benim hesabıma göre çıkınca Sivri adaya gitmek için  110 veya 120 gitmem gerekli. Pusulamı da yerine taktıktan sonra iplerimi çözerek Yeşilköy balıkçı barınağından çıktım.
   Bugün anayelkenimi tam flokumu da tam açarak başladım güne. Saat 10.30. Hava puslu rüzgar iyi sayılır. Tam olmasa da yelkenleri dolduruyor. Ancak bu rüzgarla 120 ye gidemiyorum. 150-130 arası gidiyorum. Beni sivrinin biraz altına atacak. Gemi yolunun belirtisi olduğunu sandığım çakarı geçtikten sonra motoru çalıştırdım. Motr rölantide yelken motor gidiyorum. Arada rüzgar sertleştikçe daha rahat orsaya giriyorum ve 110 a kadar gidebiliyorum.
   Gemiyolunun boş olması şansıma. Hava o kadar puslu ki yolun yerısına geldiğimi zannettiğimde ancak sivri adanın siluetini gördüm. Aşağıdan bir tanker geliyor. 




Rüzgar arttığı için motoru stop etmiştim. Kesinlikle benim önümden geçecek ve dalgaları beni etkileyecek. Ama ne kadar. Devekuşu kesinlikle geçen seneki devekuşu değil demiştim. Sadece yelkenle giderken önümden geçen tankerin dalgasına oldukça ağırbaşlı giriyor.
  Rüzgar arttıkça daha orsa bazen 90 a bile girebiliyorum. Bu şekilde devam ederse doğrudan sivriyi bulabilirim. İleride bir deniz otobüsü belirdi . tabi ki tam yol geliyor. O da önümden geçerek yoluna giderken dalgalarını bana bıraktı.
    Sivri ye iyice yaklaştım. Ancak hava kaldı. Biraz daha motor yelken devam ettim ve sonunda yeklenleri indirip Sivriada balıkçı barınağına motorla girdim. 



   Bir motor yat ve birbirine aborda olmuş iki balıkçı teknesi var.



 Balıkçı teknelerinin önüne , motoryatın arkasına girdim bağlandım. Motoryattaki üç kişi mangal yapıyor. Balıkçı teknelerine doğru yürüdüm , onlarda yemek yiyor . Demek ki yemek saati . Saat 13.30 olmuş 3 saatte Yeşilköy- Sivri ada.
   Bende tekneme dönerek evden getirdiğim börekleri kahve eşliğinde yedikten ve biraz adalar haritasını inceledikten sonra karata tekrar çıkarak başlıkçıların yanına gittim. Tepede tarihi olduğunu sandığım bazı kalıntılar var.



 Balıkçılar Bostancı danmış. Gece de orada kalıyorlarmış. Kalıntıları sorduğumda Bizans döneminde hünahkar papazları buraya yolluyorlarmış yanıtını aldım.
   Karşımda yassıada var. Bir zamanların askeri adası. Üzerindeki binaların camları bile kalmamış. Bir iki kişi yaşıyormuş üzerinde ve balık çiftiği kurulmuş.
   Balıkçı tekneleri rızıklarını aramak için halatlarını çözüp denize çıktılar. Ben de ileriye doğru yürüyorum. Mangal partisi bitmiş galiba mangaldaki külleri temizliyorlar . ve bir kaba su koymuşlar önce külleri içine atıp söndürüyorlar. Zeytinburnu balıkçı barınağından gelmişler. Ayaküstü biraz konuştuk. Adanın Bakırköye bakan tarafına yürüdüm. Sanki su burada temiz.



   Sivri adadan kınalı veya Burgaz a gidişi kontrol ettim haritadan . 60 a gidersem kınalı 100 e gidersem Burgaz. Gerçi her iki ada da net görüş mesafesinde. Ben sadece kendimce harita çalışıyorum.
   Yassıadanın çevresini dolaşıp oradan da Burgaz veya Kınalıya giderim diye düşündüm.   Yassıada nın açığa bakan tarafına balık çifliği kurmuşlar ve adanın etrafında ciddi akıntı var. O arada havlama sesleri dikkatimi çekti. İki tana azman köpek devekuşu na doğru olanca güçleriyle havlıyorlar. Adanın diğer tarafına doğru döndüm. Sanırım ana giriş kapısı burasıymış eskiden . aynı veya başka iki köpek bu tarafa gelmiş havlamaya devam ediyor. 

                                                     Yassıada

 Ciddi derecede akıntı var. Akıntının etkisinden kurtulmak için Sivri ada ya doğru ilerledim. Akıntı biraz azalınca ana yelkenimi camadan da flok umu tam açarak Burgaz ada ve kınalı arasına rota tutum. Meteoroloji  saat 15 ten sonra rüzgar artacak dediği ve biraz da tembellik ettiğim için anayelkeni tam açmadım.
   Akıntının etkisinden kurtulduğumu sanıyorum. Motoru stop ettim. Rüzgarın götürdüğü yere gidiyorum. Aslında ana yelkeni açmış olsaydım daha başarılı bir seyir yapabilirdim. Ama olsun bu da denenmesi gereken bir şey.
   Rüzgar şiddeti arttıkça orsaya yaklaşarak kınalı-burgaz arasına , rüzgar şiddetini azaltınca Burgaz- heybeli arasına doğru yol alıyorum. Bu sefer saat tutmadım. İki defa deniz otobüsü geçti biraz onların dalgalarıyla sallandım. Rüzgar beni Burgaz- Heybeli  arasına getirdi. Sancağımda heybeli ada ruhban okulu görebiliyorum. Burgaz adanın iskelesine gittim. Giderken su sporları kulubu yazan sezon hazırlığı yapmakta olan tesisin önü tonoz kaynıyor.
 Tonozlara dikkat ederek iskeleye varmaya çalışırken, bot ile yanıma bir genç yaklaştı.
Hoş geldiniz.
Hoş bulduk.Bakkal nerde var?
Karşıda
Sen ne iş yapıyosun böyle?
Restoran var abi
Haa. İyi senin işin de zor .Daha yavaş yaklaşsan da sallamasan beni.
Haklısın abi.
Adaya erzak getiren iskeleye güç bela bağlanmaya çalıştıktan sonra  bahsi geçen bakkala giderek sigara aldım. Dönüşte uygun yer arıyorum ama yok gibi . mevcut iskele yüksek ve gelen giden teknelerden etikleniyor ve dalga alıyor. Bostancı motor iskelesinin görevlisi su sporları klübünün arkasına daha alçak bir iskele olduğunu , orasının dalga da almadığını söyledi.
  Devekuşu nu çözerek girişte gözüme takılan guletin bağlanmış olduğu ne olduğunu tam anlayamadığım iskeleye bağlandım.



  Karaya çıkmıyorum. Bu geceyi martılarla baş başa geçireceğim.

Gece 23.30 da devekuşu nun sallantılarıyla uyandım. Birkaç zodiac veya motoryat burgaz heybeli arasında tam gaz bir o baştan diğer başa tam gaz gidiyor. ve onların çıkardığı dalga da da beni uykumdan etti. Bu saat 2.30 a kadar sürdü. Saat  3.00 te ancak uyuabildim.
  Sabah eşim gelecek ve beraber adaların arasında gezinti yapacağız.

0 yorum: