17- Yayla köyü Balıkçı Barınağı /Edirne-Keşan



  Sultaniçe den sabah yağan yağmurun dinmesinden sonra saat 12:00 de yola çıktım. Rüzgar hissettiğim kadarıyla 8-10 knot arası kuzeydoğudan esiyordu. Benim rotam ise doğu. Bazen orsa bezen dar apaz ilerlemeye başladım. Enez Sultaniçe arasında sığlık başlangıç hizalarında yaşadığım sıkıntıdan aldığım ders ile bir yandan da yavaş yavaş kendimi açığa atmaya başladım. Bu sayede rüzgarı da kaçırmıyor orsadan alabiliyordum.
    Karaincirli yi bordoladığımda rüzgar da tamamen doğudan esmeye başladı. Kontra değiştirerek kıyıya doğru ilerleme denemesi yaptım. Yeni rotam maalesef Yayla köyünü yakalamadı. Yarım saat daha eski kontramdan  (iskele kontra) rüzgarı alarak ilerlemeye devam ettim.



 Uzaktan Yayla köyü Balıkçı barınağının mendireği , burnun arkasında seçilmeye başladığında yönümü kuzeye çevirdim. Doğudan esen rüzgarı sancak kontradan alarak orsa ilerlemeye başladım. Dalgayı sancak başomuzluktan alıyordum. Hızım 2,5 -3 Dm civarındaydı. Arada rüzgar hızını arttırıyordu. Rüzgarın hızıyla Saros körfezinden gelen akıntı hızımı kesmeye başladı. Motoru çalıştırarak takviye yapmak istedim. Motor biraz aptal çalıştı. Sanırım iki gün evvelki aşırı sallanmanın (dayak) etkisiyle karbüratöre pislik kaçmıştı. Birkaç aragazından sonra kendine  gelerek normale döndü. Yelken motor hızım 4,5 dm ne ulaştı. Saat 16:00 da barınağın girişine gelmiştim.
  Ağır yol içeri girerek tali mendirek üzerindeki boş yere yanaştım. Bu alana Kılıçbalığı avlayan tekneler yanaşıyormuş. Hele gelsinler bir çözüm buluruz.



   Enez de taniştiğim Aziz hoca burada tanıdığı bir dostunun adını vermişti. Hemen barınağın çıkışındaki baraka onundur demişti. Barakanın kapısı açıktı ama içerde kimse yoktu. Hemen oradaki çaybahçesi ve restorana girerek Yörük Recebi arıyorum dedim. Recep  bey hemen oradaki masada okey oynuyormuş. Tanıştık. Hoşbeşten sonra burada belki bir tafta kalacağımı nereye bağlanmamın daha uygun olacağını sordum. Benim çocuk denizde gelsin kooperetif başkanıyla konuşur bir yer ayarlasınız dedi. Bu arada gün bitmeye başlamıştı. Balığa çıkmış olan tekneler gelmeye başlamıştı. Kılıç balığı tekneleri bağlandığım yerin arkasına teker teker gelip bağlanmaya başladılar. Diğer tekneler de ayrıldıkları yere girerek bağlanıyorlardı.
   Yörük Recep aganın oğlu Hidayet denizden geldi. Teknelerini İstanbul Üniversitesinin sismik araştırma tapan bir ekibine kiralamış. Bir anlamda bilimsel çalışmalara da destek vermiş oluyorlar.
  Barınakta kara tarafındaki çekek yerinin yanındaki  alanı özel teknelere, batı tarafını balıkçı teknelerine ayırmışlar. Balıkçı teknelerine ayrılan bölümde ortada bir topuk varmış. Derinlik o bölümde -1 metreyi geçmiyor. Ama lodostan da etkilenmeyecek bir bölüm. Tali mendirek üzerindeki rıhtımda -2,5 m özel teknelere ayrılan bölümde -1,5 ,-2 metre arasında. Salmalı teknelerin tali mendirek üzerindeki rıhtıma bağlanması daha uygun olur. Devekuşu nu balıkçı teknelerinin bağlandığı rıhtımda çıkmayan bir teknenin üzerine bağladık.



   Yayla köyü Balıkçı Barınağının hemen çıkışında Güverte Restoran ve Çay Bahçesi  12 ay hizmet veriyor. Aynı yerdeki büfeden ekmek vs ihtiyaçlarınızı temin edebileceğiniz gibi yürüme mesafesinde bakkal ve market te bulabilirsiniz.

Yaylaköyü Balıkçı Barınağı/ Edirne, Keşan
Koordinatı: 026 18’81’’ Doğu, 40 34’06’’ Kuzey
Ücret:   Bakanlığın verdiği tarifeyi uyguluyorlar.
Kapasite: 200 tekne
Derinlik:  Tali mendirek tarafında -2,5 m, diğer rıhtımlar -1,5 ila -2 m
Elektrik-Su: Rıhtımda su var. Elektirik sistemi kurulmuş ancak her yerde değil. İstenirse kooperatiften yardımcı oluyorlar.
Güvenlik: Yok. Belirli noktalara güvenlik kamerası konmuş. Bu ay sonunda genel kurulda bekçi konulma konusunda karar alacaklar.

   Motorun karbüratöründen endişeliyim. O nedenle motoru sökerek İstanbul a götürüp bakım yaptırmak istiyorum. Bu arada komşuda barınakların durumu nasıl diye merak ediyorum?  Motor bakımdayken bi koşu Yunanistan a giderek hiç olmazsa Alexandrapolis ve Makri barınaklarını gezeyim bakalım orada neler göreceğim. Döndüğümde görüşmek üzere.
 
   

0 yorum: